Nereden Nereye Geldik
Buraya nereden geldik biz diye sorardı hocalarımız okulda hatırlayan vardır. Konu dağıldığında, araya başka sorular girdiğinde ve sonunda derse dönmek istendiğinde sorulan o soru işte hatırladınız!Buraya nereden geldik biz?Biz şampiyonluğumuzu, Şampiyonlar Ligi ve UEFA Avrupa Ligi’ndeki rakiplerimizi, kuramızı, fikstürümüzü, yargının ilan etmiş olmasına rağmen hak ettiğimiz o kupayı alabilmek için yapabileceğimiz şeyleri,verebileceğimiz tepkileri konuşuyorduk en son.Buraya nereden geldik dostlar?Biz bunları konuşurken tartışırken birileri konuyu değiştirmeye çalıştı ve başardı diyenler; Sizi tebrik ediyorum.
Son bir kaç haftadır maçlara zorlukla savuşturduğumuz tehlikeli pozisyon ya da kalemizde bulduğumuz bir golle başlıyoruz.Dün akşam yediğimiz ilk gole talihsiz bir gol diyenler olacaktır ama Kasımpaşa maçında zor atlatılan pozisyonu Bursa maçında yemeyi ben talihsizlik değil önlemsizlik olarak nitelendiriyorum.Takımın sonradan oyuna dönme ve ortak olma çabası takdire şayandı ve beni şaşırttı itiraf edeyim.Bir dönemden aklımızda kalmış olmalı ki devre arasında gerekli ders ve tepki hoca tarafından verilir ve ikinci yarı maçı çeviririz diye de ümitlenmedik değil.Sadece o kadardı tabi.Heves ve kursak ilişkisi.İkinci yarı sahada olmayan,rakibi ısırmayan,maçı arzulamayan bir oyun ve alınan sonuç.Türkiye’nin herhangi bir stadında Trabzon kümeye diye bağırıldığında buna oynadığı oyun ve gösterdiği hırsla tepki verecek bir veya birkaç futbolcunun an itibariyle takımda olmaması kimlerin zoruna gitmiyor o futbolculardan başka?Yavaş yavaş taraftar olarak biz de bunu yadırgamamaya başlarsak neler olabileceğini düşünmek bile istemiyorum.
Bir Trabzonsporlu olarak şu an içinde bulunduğu psikolojiyi ve durumu kelimeleri bir araya getirerek ifade edebilen arkadaşlarım,bence kocaman bir tebriği hak ediyor.
Eline aldığı gazeteyi en arka sayfasından okumaya başlayan bir şehir olarak bulunduğumuz durumu kaldırmak, sindirmek gerçekten zor, kendimden biliyorum.Son oynadığımız maçtan sonra da gördüm ki nasıl tepki vereceğimizi,kime tepki vereceğimizi ve aslında bir tepki vermemiz gerekip gerekmediğini bile tam olarak bilmiyoruz.Bir sonraki maçta futbolculara, hocaya,yönetime veya bunlardan herhangi birine taraftar bazında bir tepki gösterildiğinde mi kulüp olarak bir sıçrama yaparız yoksa bu ruhsuzluğu görmezden gelip moral vermeye devem ederek mi bu durumdan kurtuluruz bunu düşünüyoruz.Aslında bildiğimiz ve emin olduğumuz tek şey var.Her ne kadar oynanılan futbol ve sıralamadaki konum sağlıklı düşünmemize engel oluyorsa da beğendiğimiz ya da beğenmediğimiz bu futbolcularla bu işi görmemiz gerektiğimiz.
Durum kötü dostlar. Maçtan sonra,goller yedik ve sonucu ağır oldu,yapacak bir şey yok diyen bir hocadan bu konuda yapılacak bir şeyler bulmasını istemek yapabileceğim ve elimden gelebilecek tek şeydir şu an takımı desteklemekten başka. Bu ölü toprağını üstümüzden atacağımızdan eminim ama ayıldığımızda da yaşadığımız bu rezilliği unutabilmek için de uğraş vereceğimizi ve bu kötü durumun sürekli karışımıza çıkarılmaya çalışılacağını da unutmayalım.15 günlük bu lig arasını en iyi şekilde değerlendirip Trabzonspor olarak dönmek şart.Yoksa gerçekten durum kötü.
Saygılar